Clattenburg ve Merk çözüm mü?
Futbolda gündem maddesi bulmakta zorlanmıyoruz. Her gün toplum olarak ayrışmamıza katkıda bulunan bir başka tartışma konusu buluyoruz. Onu da tartışmıyoruz sağlıklı olarak. Taraflar birbirini suçlayıcı açıklamalar yayınlıyor.
Geçen haftanın arada kaynayabilecek konularından biri de yabancı hakem hocalarından rapor alma projesiydi. Fenerbahçeli ve Galatasaraylı yöneticilerin atışmalarından temasa geçilen eski hakemlerin isimlerini de öğrendik.
İngiliz Mark Clattenburg, Yunan Marinakis’in sahibi olduğu Nottingham Forest’a danışmanlık yapmaya başlamıştı geçen şubatta. Ligin son bölümünde Forest aleyhine sonuçlanan ve tartışma yaratan VAR kararlarıyla ilgili yazdığı rapor, Marinakis’in direktifiyle sert bir kulüp açıklamasına dönüştürüldü. Özellikle hakem camiasının Clattenburg’a büyük tepkisi oldu. Sonucunda o da Forest’taki görevinden istifa etti. Şu anda televizyonda hakem yorumculuğu yapıyor.
2016 Şampiyonlar Ligi finalini de yöneten 49 yaşındaki Clattenburg, kendisine, “Avrupa’da farklı, İngiltere’de farklı maç yönettiğiniz söyleniyor. Ne diyorsunuz?” sorusu yöneltildiğinde, “Tabii ki öyle. İngiltere ve Avrupa’daki faul standartları farklı” demişti. Tabii bu durumu siz başka hakemlerden hatırlıyorsunuz.
Alman Markus Merk, kamuoyuna daha tanıdık bir isim. Yayıncı kuruluşta bir sezon boyunca hakem yorumculuğu yaptı. Herkese yaranamadı. Zaman zaman hakemleri koruduğu iddia edildi. Gri pozisyonlarda gri kalınca eyyamcılıkla suçlandı.
2004 Avrupa Şampiyonası finalini yönettikten sonra Merk’e Portekizlilerin tepkisi vardı. Çünkü Alman hakem, Yunanistan’ın Alman hocası Otto Rehhagel’in dişçisiydi!
Tabii akla sorular geliyor. Bu olay gerçekleşirse Clattenburg ve Merk kaç para alacak? Daha önemlisi Clattenburg Fenerbahçe’nin, Merk Galatasaray’ın temsilcisi mi olacak? Eğer böyleyse gri pozisyonlarda hakem hocaları, temsiliyet durumuna göre mi yorum yapacak?
Çıkan sonuç bir rapor mu olacak? Yani sadece pozisyon analizi mi yazılacak raporda yoksa bir sonuca varılacak mı? Bu sonucun ne gibi bir geçerliliği olacak? TFF, bu sonuca ne diyecek?
Kulüpler, iliştirilmiş gazeteciler ve yorumcular aracılığıyla yönlendirici haberler çıkartacak mı? Merk şunu demiş, Clattenburg bunu demiş sızdırma haberleriyle karşı karşıya kalacak mıyız? Ve daha nice deli sorular.
Kısacası bu değerlendirme olsa bir dert olmasa
başka dert.